E-ticaret'in tanımını yapmak, e-ticaret kavramının genişliğinden dolayı oldukça zordur. Mal ya da hizmetin sanal ortamda müşteri ile buluşturulması anlamına gelen e-ticaret; ülkemizde, internetin diğer ülkelere nazaran geç kullanılmaya başlaması ile, yani 1996 yılının ilk çeyreğinde aktif hale gelmeye başlamıştır.
Fakat o günkü teknolojilerin (Dial-up Çevirmeli Bağlantı) yetersiz olmasından ve güvenlik açıklarının olmasından dolayı Türkiye'de ancak 2000 yılının sonlarına doğru talep görmeye başlamıştır. İş dünyasının internetin gücünü keşfetmesi ve e-ticaret mağazalarına yönelmesi ise 2004 yılının son çeyreğini bulmaktadır. Bugün ise e-ticaret hacmimiz artık 2 Milyar doları rahatlıkla geçmektedir.
B2C (Business to customer - Firmadan müşteriye e-ticaret) internet tabanlı e-ticaret uygulamaları içinde en bilinen sistemidir. B2C pazarı, karşımıza daha çok Internet üzerinden satış yapan web portalları ve sanal mağazalar şeklinde çıkmaktadır.
Genel olarak, ticari kurumların kendi web sitelerinden pazarlama ve satış yapabilmelerini sağlayan tüm işlemler B2C kapsamındadır. Bu sistemde müşteriler ihtiyacını duydukları ürünleri firmanın web sitesinden ya da firmanın ürünlerini verdiği ve başka firmaların ürünlerinin de pazarlandığı web portalları veya sanal mağazalardan (bunlara elektronik pazar yerleri de diyebiliriz) sipariş ederler. Müşteri siparişlerle birlikte, ödeme için kredi kartı bilgilerini de elektronik ortamda web sunucusuna gönderir. Bu işlem VPOS * denilen, Internet üzerinden kredi kartlı alışveriş yapma olanağı sağlayan oldukça güvenli ve gizlilik sistemleri gelişmiş bir ödeme mekanizmasıyla yapılır. VPOS (virtoal pos) sistemi, diğer alışverişlerde sık sık kullandığımız POS cihazlarının Internet'e uyarlanmış halidir. VPOS, bankalar aracılığıyla işleyen bir sistem olduğundan, pazarlayıcı firmanın bu tür ödemeler için VPOS hizmeti sunan bir bankayla e-ticaret sözleşmesi imzalaması gerekir. Ülkemizde bir çok banka bu hizmeti sunmaktadır. Bunun dışında firmanın tercihine göre EFT ya da havale yoluyla ödeme olanakları da bulunmaktadır.
B2C (firmadan müşteriye) pazarındaki bu sipariş ve ödeme sistemi perakende piyasalarında iş yapan firmalar ya da perakendeciler için oldukça büyük avantajlar sağlayan bir e-ticaret sistemidir. Perakende sektöründe hizmet veren KOBİ'lerimiz e-ticaret uygulamalarına geçtikçe e-iş hacmi katlanarak artacaktır.
B2C e-ticaret sayesinde bu avantajları yakalamanın yolu ise, aşağıda sayacağımız şu önemli noktalardan geçmekte,
E-ticaret kapsam olarak 2 farklı pazara ayrılır. Bunları B2B (Business to business - Firmadan firmaya e-ticaret) ve B2C (Business to customer - Firmadan müşteriye e-ticaret) pazarları olarak belirtebiliriz.
Genel anlamda e-ticaret, tanınma açısından B2C pazarı olarak daha çok bilinmektedir. Bunda temel etken, son kullanıcıya yani müşteriye yönelik olmasındadır. Bu nedenle daha çok insanı ilgilendirebilecek bir pazar alanıdır. Oysa B2B pazarı daha dar bir kesime hitap etmesine rağmen, hem iş yapan firmalar arasında işlem yükü hem de özel işlerlik açısından B2C´ ye göre daha etkin, kapsamlı ve teknik bir yapıya sahiptir.
B2B nin Avantajları
B2B e-ticaret uygulamalarının sağladığı avantajları şöyle sıralayabiliriz;
Ülkemizdeki B2B altyapısını genellikle büyük firmaların oluşturduğu bayilik otomasyonunda görüyoruz. Bu şekilde kapalı bir ağ yapısında, firmaya bağlı bayiler, tedarik, stoklama, dağıtım, pazarlama vs gibi iş süreçlerini etkin şekilde yürütme olanağına kavuşuyorlar. E-ticaret teknolojisinin getirdiği bu sistem, her hangi bir büyük firmaya bağlı olmadan bağımsız olarak çalışan tüm KOBİ´lerimizde de önümüzdeki dönem hızla yaygınlaşacak ve yaygınlaştıkça bu avantajları yakalayacaklardır.