Bir Web Sitesinin Başarısını Etkileyen 6 Faktör

Günümüzde neredeyse her işletmenin bir online platformu var. Bir işletmeye ulaşmak istediğinizi düşünelim. Yapacağınız ilk şey ne olurdu? Muhtemelen sorularınıza cevap bulacağınız ve çalışmak istediğiniz şirketin iletişim detaylarına ulaşabileceğiniz bir web sitesini incelemek isteyeceksiniz. Şüphesiz bir web sitesi için edineceğiniz ilk izlenim her şeyden önemli.

Şu an için internette 1.8 milyondan fazla web sitesi var ve bu sayı gittikçe artıyor. Rekabetin artmasıyla bir web sitesinin başarısını nasıl belirleyebileceğimiz konusuna olan ilgimiz git gide artıyor. Bir web sitesinin başarılı olması gerektiğini hepimiz biliyoruz ama başarının tam olarak ne demek olduğunu ve onu nasıl ölçeceğimizi anlamak o kadar da kolay değil. BulutPress® web sitesinin başarısını etkileyen en önemli faktörleri sıralıyoruz.

Bir Web Sitesinin Başarısını Nasıl Tanımlarsınız?

Yeni bir projeye başladığınızda yapmanız gereken ilk şey "Hedeflerimiz neler?" ve "Bu web siteleriyle neyi başarmak istiyoruz?" gibi sorulara cevap bulmaktır. İşletmeler arasındaki en yaygın hatalardan biri küresel hedefler belirleme aşamasını atlayıp, direkt olarak tasarım işine geçmektir. Tam olarak neye ulaşmak istediğinizi bilmezseniz, kullanıcılarınız için web sitenizin ilk izlenimi -büyük olasılıkla- kötü olacaktır.

Bütün web sitelerinin iyi tanımlanmış bir ürün stratejisine ihtiyacı vardır. Bütün eylemler için bir üslup tanımlayacak olan ve tasarım kararlarınıza yön verecek bir strateji.

Hedef belirlemenize yardımcı olacak birkaç şey yapabilirsiniz.

• İşletmenizin hedeflerine bağlı kalın: Web sitenizin hedefi, şirketinizin görevlerine destek olmalı ve bu görevi tamamlaması için işletmenizi daha etkili hale getirmeye yardımcı olmalıdır.
• Spesifik bir hedef belirleyin: "Güçlü bir online tavır istiyorum" yerine "Web siteniz, kullanıcılarımızın hizmetlerimize ulaştığı bir platform olmalı. Hedefimiz, siparişlerimizin %50 sinin online platformumuzdan gelmesidir." gibi bir hedef belirlemelisiniz.
• Rakip araştırmaları yürütün: Başarılı bulduğunuz rakiplerinizin bir listesini yapın ve başarılı oldukları noktaları belirleyin.

Kullanıcı Odaklı Deneyimler İnşa Edin

İnsanları anlamazsanız, iyi bir tasarımı da anlayamazsınız. Tasarım insanlar içindir. -Dieter Rams.

• İdeal kullanıcılarınızı betimleyin: Kullanıcılarınızın nasıl bir içeriğe ihtiyaçlarının olduğunu, web sitenizle nasıl etkileşimleri tercih ettiklerini ve teknik bilgilerinin seviyelerini anlamaya çalışın. Bu bilgi onlara daha iyi hizmet etmenize yardımcı olacaktır.
• Ziyaretçilerinizin amaçlarını düşünün: Kendinizi ziyaretçilerinizin yerine koyun. Onlardan ne bekliyorsunuz? Sipariş vermelerini mi? Ürünlerinizin fiyatlarına ulaşmalarını mı? Üye olmalarını mı? Tasarımınızı, kullanıcılarınızın hedeflerine ve görevlerine göre şekillendirin.

1. Yüksek Kaliteli İçerik

Web sitenizdeki içerik, web sitenizin tasarımı kadar önemlidir. İnternette var olan bilgilerin %95'i yazılı dildedir. Ne kadar güzel tasarlanmış olursa olsun, iyi bir içeriğiniz yoksa web siteniz yalnızca boş bir çerçeveden ibarettir. İyi bir web sitesi, iyi bir tasarım ve iyi içeriklerden oluşur.

İçerik tasarımdan önce gelir. İçeriksiz bir tasarım, tasarım değil dekorasyondur. -Jeffrey Zeldman.

Kullanıcıların Beklentilerini Karşılayın

Kullanıcılarınızın görmek istediği bilgiler verin. Örneğin bir restoran zinciri için web sitesi tasarlıyorsanız ziyaretçilerin çoğu restoran menülerini ve restoran konumlarını görmek isteyecektir.

Güven İnşa Eden İçerikler

Güven, ikna etme gücüne sahiptir, kullanıcılarınızın ürünlerinize ve hizmetlerinize inanmasını sağlar. Web sitenizde güven inşa etmeniz bu yüzden oldukça önemlidir.

2. Hızlı Yüklenme Süresi

Teknoloji daha hızlı deneyimler sunmaya başladığından beri kullanıcıların bekleme süreleri de düştü. Yavaş yüklenme süreleri kullanıcıların web sitelerini terk etmelerinin ardındaki en büyük sebeplerden biri. Tipik bir kullanıcı web sitenizin yüklenmesi için yalnızca birkaç saniye bekleyecektir. Eğer bu süre içinde bir şey olmazsa kullanıcılar web sitenizin fazla yavaş olduğunu düşünecek ve muhtemelen bir rakibinizin web sitesine yöneleceklerdir.

Yavaş yüklenen web siteleri yalnızca kullanıcıların ilk izlenimlerini değil, arama motoru sıralamalarınızı da etkileyecektir.

3. İyi Bir Görsel İzlenim

Çekici bir tasarım daha fazla dönüşüm getirir mi? Çekici bir tasarım ile dönüşüm arasında bir bağlantı yok ama görsellik dönüşümlerin artmasına yardımcı olabilir.

İnsanoğlun çekiciliğe meyli vardır; neyin aslında daha iyi olduğuna bakmaksızın güzel şeylerin daha iyi olduğunu düşünürüz. Geri kalan her şey eşitse, güzel olanları tercih ederiz ve güzel şeylerin daha işlevsel olduğunu düşünürüz. -Steven Bradley.

Trendlerden Faydalanın

Tasarımın diğer alanlarında olduğu gibi web sitesi tasarımları da devamlı değişiyor. Tasarım trendleri gelip geçiyor ve tasarımınızın eski moda olmadığından emin olmanız gerekiyor. Son trendleri daima takip edin ve tasarımınızın her zaman güncel kaldığından emin olun.

4. Bütün Kullanıcı Grupları İçin Erişilebilirlik

Eğer hedef kitleniz onu kullanırken zorlanıyorsa, web sitenize başarılı diyemezsiniz. Kötü kullanıcı deneyimi ile "erişilemezlik" arasında direkt bağ vardır. En tipik örneklerden biri; yalnızca güzel görünüyor diye açık arka planların üstüne açık gri metinler kullanmak diyebiliriz. Görüş problemi olmayan bir kullanıcı bile bu tip metinleri okurken güçlük çekecektir ve çok büyük ihtimalle görme problemi olan insanlar bunları okumaya bile çalışmayacaklardır.

5. Hatırlanabilir Tasarım

Online olarak sunduğunuz hizmetler veya ürünler ne olursa olsun sizin yaptığınız şeyin aynısını yapan birçok farklı web sitesi mevcut. Rakiplerinizden ayrılmak için web sitenizin hatırlanabilir olması artık online platformlar için hayati önem taşıyor.

Renk

İnsanların hatıraları için renkler büyük önem taşıyorlar. İnsanların hafızalarını tetikleyecek renkler kullanmak hatırlanabilirliğiniz için yapılacak en doğru şey olacaktır.

Marka Tutarlılığı

Tutarlılık kesinlikle başarılı bir markanın anahtar kuralıdır. Tutarsızlık büyük bir sorun getirir; kullanıcılar bir marka düşündüklerinde gözlerinde spesifik bir şey canlandıramazlar ve sonuç olarak bu marka oldukça çabuk unutulabilir. Bu yüzden web sitenizin markanızla tutarlılığı olması çok önemlidir. Marka renklerinin, fontlarının, logolarının ve sloganlarının tutarlı bir şekilde web sitesinde de kullanıldığından emin olun.

6. Mobil Dostu Tasarım

Bundan yalnızca 10 yıl önce web tasarımları masaüstü için tasarım yapmak anlamına geliyordu, şimdi ise mobil ve masaüstü için tasarım yapmak anlamına geliyor. Mobil cihazlar ve tabletler web trafiklerinde ciddi bir yer kaplıyorlar ve sayılar artmaya devam ediyor. 2018'de dünya genelinde web trafiklerinin %50'sinden fazlası mobil cihazlardan geliyor.

Peki web sitenizin başarılı olduğunu nasıl bileceksiniz? Bir üretici olarak "başarının" size ne ifade ettiğini bulmanız gerekiyor. Bunun için kafanızda, ulaşmak istediğiniz nokta için bir büyük resim olduğundan emin olmalısınız.

Bir sonraki adım da ölçülere odaklanmaktır. Ölçüler size bir web sitesinin zamanla nasıl değiştiğini gösterecektir. Bunlar, "ne oldu" ve "neden oldu" soruları arasındaki boşlukları doldurmanız konusunda size yardımcı olacaktır.

Daha İyi Web Siteleri İçin Doğru Sorular Sormak Önemlidir

Sorular; bir şeylere olan ilgimizin ve merakımızın gerçek ifadeleridir. Dünya da bir anlam arayan insanların keşfetme isteğini tetikleyen araçlardır.

Mükemmel tasarımcılar, fırsatları görebilmelerini, ihtiyaçları anlamalarını ve kullanıcıların durumlarını belirlemelerini sağlayarak daha iyi kararlar almalarında takımlarına yardım ederler.

James Dyson, 5127 prototipten sonra 1983’te dünyanın ilk elektrikli süpürgesini insanlara sunmuştur. İzlediği yol sayesinde şu an tasarım düşüncesinin simgesi olarak görülür. (Bu yolda ilerlerken birçok soru sormuş olmalı.)

Tasarımcılar her gün onlarca sorunla karşılaşıyorlar. Bu problemlerin, kullanıcı ihtiyaçları da göz önünde bulundurularak çözülmesi gerekiyor. Tabii bu problemlerin mümkün olan en hızlı şekilde çözülme ihtiyacı, tasarımcıların sorunun kalbine inmeleri için bir engel taşımıyor.

Oldukça kritik olan “araştırma aşaması” atlanmamalı. Bu, tasarım düşüncesinin hayati bileşenlerinden biridir. Bu aşamada sorular dikkatle formüle edilir ve bu, tasarımcılar “tasarıma” henüz başlamamış olsalar da tasarım problemlerine yaklaşmanın en iyi yoludur.

Sorular; bir şeylere olan ilgimizin ve merakımızın gerçek ifadeleridir. Dünya da bir anlam arayan insanların keşfetme isteğini tetikleyen araçlardır.

Tasarımcılar bir problemle karşılaştıklarında beyinleri hemen yeterince iyi bir çözüm bulabilmeye programlanır ve harekete geçer. Freelance tasarımcılar başarılı ürünler ve hizmetler sunmak istiyorlarsa, problemlerle yüzleşmeyi öğrenmek zorundalar.

Soruların nasıl çalıştığını ve onların nasıl zekice kullanılacağını bilerek tasarımcılar, başarılı ürünler inşa etmek için sorulması gereken soruların potansiyelini açığa çıkarabilirler.

Tasarımcılar Neden Soru Sormazlar?

Tasarımcılar genellikle hızlı çözümler sunmaya odaklanırlar. Bu durumda “Neden bu problemi çözmeliyiz?” veya “Bu problemi nasıl fark ettik?” gibi –problemlerin kaynağına inen- sorular genellikle süreci yavaşlatan, dikkat dağıtıcı etmenler olarak görünürler.

Bazı durumlarda hızlı kazançlar iyi olabilir ama tasarımcılar aynı zamanda yanlış problem üzerinde çalışmadıklarından emin olmak için takımlarını yönlendirme sorumluluğunu da almalılar.

Tasarımcılar dedektif gibidir. Davalarını çözmek için birçok farklı kaynaktan bilgi almalılar. Peki başarılı dedektiflerin sahip olduğu en önemli beceri nedir? Davayı aydınlatacak, bulmacayı çözecek ve doğruya ulaştıracak “soruları sormak”.

Tasarımcılar Neden Gereken Sıklıkta Soru Sormuyorlar?

Bazı tasarımcılar insanları rahatsız etmekten çekinirler. Biri takıma yeni bir çözüm veya fikir sunduğunda bunu sorgulamak fikir sahiplerinin kendilerini rahatsız hissetmelerine sebep olabilir. Fikir sahipleri her şeyi en ince ayrıntısına kadar incelediklerini düşünürler fakat her zaman büyük resimde atlanan bir parça vardır.

Tasarımcılar beklenenden daha fazla düşünülmesi gereken parçalar olduğunu fark ettiklerinde bu fikir sahipleri onları “rahatsız edici” olarak görmeye başlarlar. Tasarımcılar, orada bulunma amaçlarının “rahatsız etmek” veya süreci yavaşlatmak değil, takımın çok daha iyi ürünler ortaya koymasını sağlamak olduğunu açıklamak zorundalar. Tasarımcıların geribildirimleri, tasarım sürecinin kritik bir parçası olarak görünmeli ve dikkate alınmalıdır.

Birçok insan tasarımcıların düşüncelerinin “yargılama seviyesinde” bulunduğunu düşünür: Kararlar teknoloji, işletme ve pazarlama takımları tarafından verilirken tasarımcılar orada bulunup bu fikirleri yargılarlar. Aslında tasarımcılar da, stratejik bir seviyede tasarımın değerini ortaya çıkarma sorumluluğuna sahipler.

Hayattaki her şeyde olduğu gibi iyi sorular sormak eğitimin bir parçasıdır. Bunu ne kadar fazla yaparsanız, bu işte o kadar iyi olursunuz.

Tasarımcılar İçin Etkili Soru Türleri

İyi bir soru, ihtiyacınız olan bilginin türü, kalitesi ve niteliği hakkında bilgi edinmenizi sağlar. Bunu elde etmek için tasarımcılar soruların hem türüne hem de onu formüle etme şekillerine karar vermek zorundalar.

İşte bazı temel ama oldukça etkili türler:

Açık uçlu sorular: İnsanların, kendileri için neyin değerli olduğunu anlamalarına yardımcı olurlar. Düşünceleri sınırlamak yerine insanların, rahat alanlarını genişletmelerine imkân verirler.

• Keşif soruları görüş açısının genişlemesini ve keşfedilmemiş alanların görülebilmesine olanak verir. “Hiç düşünmüş müydün…?”
• Duygusal sorular insanların bir şeyler için nasıl hissettiğini öğrenmemizi sağlar. “… Bunun hakkında ne hissediyorsun?
• Yansıtıcı sorular da çok ayrıntıyı görmemizi sağlarlar. “… Buna neyin sebep olduğunu düşünüyorsun?”
• Derine inen sorular çok daha derin değerlendirmeler yapmamıza yardımcı olurlar. “… Bunun nasıl olduğunu anlatabilir misin?
• Analitik sorular problemin kaynağını bulmamızı sağlar. “… Bunun nedenleri nelerdir?”
• Aydınlatıcı sorular yanlış anlaşılmaların önüne geçmemizi sağlarlar. “… Böyle mi demek istedin?”

Kapalı sorular: Genellikle cevabı evet veya hayır olan veya cevap verecek kişiden birkaç şık arasında seçim yapması beklenen veya bir duruma katılma veya katılmama durumu belirtilen, kesin cevaplar arayan sorulardır. Kapalı sorular doğrulara odaklanır. Sorular genellikle ne, nerede ve ne zaman şeklinde yöneltilir ve cevap vermesi basittir.

İyi Bir Sorunun Anatomisi

İyi bir soru yalnızca sorunun tipine değil, aynı zamanda onu nasıl sunduğunuza da bağlıdır. Sorunun formu, onun fonksiyonunun bir parçasıdır. İyi bir soru belirli prensipler çerçevesinde sunulmalıdır:

• İyi sorular izin vermelidir. İzin verici olmayan sorular insanların neden başarısız olduklarına odaklanır. Bu da soru yöneltilen insanın savunmaya geçmesine sebep olur. İzin verici soruların kaynağı güvendir. İnsanların düşünüp kendi cevaplarını bulmalarına olanak verir. Bu şekilde şahsi sorumluluk duygusu da gelişmiş olur.

Örneğin bir geribildirim verirken “Bunun işe yarayacağını düşünmüyorum” yerine “Değerlendirdiğiniz diğer seçenekler neydi ve bu seçeneği neden tercih ettiniz?” şeklinde sorular yöneltebilirsiniz.

• İyi sorular varsayımları zorlamalıdır. Bu tip sorular durum netleşmesini ve takımın ve organizasyonun eylemlerini yönlendiren metotları ve süreçleri keşfetmelerini sağlar.
• İyi sorular kişinin esnemesini sağlamalıdır. Sorulan sorular insanları düşünmeye itmeli ve sınırların gelişmesine yardımcı olmalıdır. İyi sorular insanları, bir sonraki seviyeye geçmeleri konusunda motive eder. Örneğin teknoloji takımlarıyla tartışırken “Bunu yapabilir misin?” sorusu yerine, “Gidilecek yolun bu olduğunu düşünürsek, bunu başarmak için nelere itiyaç duyacaksın?” gibi soruları tercih etmelisiniz.

İyi Sorular İçin Planlama

Doğru türdeki soruyu seçmiş ve hatta onu doğru bir şekilde sunmuş olsanız bile insanların soruları neden ve için sorduğunuzu anlamaları için bir sahne kurmalısınız. Tasarımcılar yargıç değildir. Onlar tasarım sürecinin bir parçası olarak bilgi akışını sağlamak için uygun ortamı sağlayacak insanlardır.

• Öğrenci zihniyetini benimseyin. Sahip olduğumuz zihniyet dünyayı görme şeklimizi belirler. Bir öğrenci optimisttir ve her zaman eylemlerine kılavuz olabilecek bir yol arar. Meraklı, dikkatli ve yenilikçi olun. Siz bir yargıç değil, problemleri derinlemesine araştırmakla ve doğru kararlar almakla görevli bir tasarımcısınız. İnsanların da bunu bilmesini sağlayın.
• Sahneyi hazırlayın. Isının. Durumu sunun ve insanların kendilerini rahat hissetmesini bekleyin.

Mükemmel Sorular Kullanarak Tasarım Düşüncesi Süreci

Soru sorma bütün tasarımcıların akıcı bir biçimde kullanması gereken oldukça güçlü bir araçtır. Tasarım düşüncesi sürecinin bir parçası olarak sorular, durumu anlamanıza ve önemli değerlendirmeler yapabilmenize yardımcı olurlar.

Bir tasarımcı olarak sorular sorun ve herkesin, bu soruların derin bir meraktan ve ürün tasarımını daha çok keşfetme isteğinden geldiğini anlamalarını sağlayın.